KURBAĞA PRENS
DOĞA
PALYAÇO
OĞUZCAN
İBİŞ
1.ARKADAŞ
Bir varmış, bir yokmuş diye baslar tüm masallar ve nihayetinde sonsuza dek mutlu yaşar masallardaki kahramanlar. Ama biz genelde arada olup biteni pek düşünmeyiz. Ne yaparlar da sonsuza dek mutlu olmayı başarır bu kahramanlar? Dostluk, sevgi, dürüstlük nedir, mutlu olma yolunda ne derece önemlidir? Kurbağa Prens ve arkadaşları tam da bu sorular üzerinde şarkılarla danslarla zıplayıp duracaklar ve cevabı bulana dek durmayacaklar.
Doğa ve Rüzgar adlı iki kardeş büyükannelerinin evine misafir olurlar. Gece uyumak üzere odalarına çekilirler fakat ikisini de uyku tutmaz. Canı sıkılan Rüzgar, Doğa'dan Kırmızı Başlıklı Kız masalını anlatmasını ister. Doğa başta çok istekli olmasa da masalı anlatmaya başlar. Masal ilerledikçe, odadaki eşyalar ve gardıroptaki giysiler hayal güçlerini tetikler. Böylece masal ile gerçek birbirine karışır ve iki kardeş, karanlık ormanda yollarını aramaya başlar.
Kötü kalpli biri olan sirk patronu, sirkte çalışan Palyaço’ya yeterli para vermemektedir. Bir gün Palyaço, gösterinin ortasında açlıktan bayılınca, sirk patronu onu işten kovar. Bu yetmiyormuş gibi, bir de kırmızı burnunun alıp çok uzaklara atar. Böyle bir durumda tam bir palyaço olunamayacağından, bizim Palyaço burnunu bulmak için yola koyulur. Yaki adındaki çocuk ona burnunu bulması için yardım edecektir. Bir tesadüf sonucu burnun Komik ve Komik Yamağı’nda olduğunu öğrenirler ve geri alabilmek için peşine düşerler.
Çocukların tüm isteklerinin gerçek olduğu, büyüklerin onlara hiç karışmadığı bir çocuk ülkesi olduğu haberi yayılır. Kimsenin nerede olduğunu bilmediği, büyülü bir yerdir orası. Buraya gitmenin yolu, sadece yaramazlık yapmaktan geçmektedir. Sadece bir çocuğun kabul edildiği Çocuk Ülkesi’ne gitmek üzerine hırsla yaramazlık yarışına giren afacanlardan hangisi sonunda gerçek isteğine kavuşacak acaba?
Müzikli, şarkılı, danslı, iletişim ve empati üzerine kurgulu bir çocuk oyunu...
İbiş; saf ve sevimli bir görünüme sahip ama aslında oldukça bencil ve yalancı, bir çocuktur. Memiş ise; İbiş’le aynı yaşlarda, iyi niyetli ve dürüst bir çocuktur. Aynı gün, bir çocuk tiyatrosuna gitmek için yola çıkan bu iki çocuk, tanışır ve arkadaş olurlar. İbiş, hasta annesine ilaç alabilmek için satmaya götürdüğü eşeğini kaybetmiş; Memiş ise, derslerindeki başarısından dolayı anne ve babasının kendisine armağan ettiği bisikletini çaldırmıştır. İki kafadar, başlarına gelen bu kötü olaylar nedeniyle ne yapacaklarını kara kara düşünürken, “İyilik Ağacı” onlara sorunlarını halletmeleri için bir kese altın verir ve altını eşit bir şekilde paylaşmalarını ister. Fakat aç gözlü İbiş, Memiş’i kandırır ve altınların hepsini alarak kaçar. Bunun üzerine Memiş, İyilik Ağacı, Pamuk Nine, Hork ve Cork; İbiş’e bir oyun oynarlar. Yaptığının yanlış olduğunu, İbiş’in anlamasını sağlarlar. Oyun “mutlu son”la biter.
Televizyonda izlediği süper kahramanlardan etkilenen bir çocuk, kendisini mıknatıslı zannederek demirlere yapışmaya başlar. Bu durumdan rahatsız olmasına rağmen televizyondan etkilendiğini kabul etmeyen Mıknatıs Çocuk, yaşıtlarıyla iletişim kuramaz. Bu durumun farkına varan 3 arkadaş Mıknatıs Çocuk’a yardım ederler ve sorunu çözerler. Böylelikle Mıknatıs Çocuk televizyonda izlediği her şeyin gerçek olmadığını anlar ve hayattaki en güzel şeyin gerçek arkadaşlık olduğunu öğrenir.
Özel oyunumuzu hazırlarken bize ilham verdiğin için teşekkür ederiz. Seni gelişmelerden e-posta ile haberdar edeceğiz. Bir sonraki oyunda görüşmek üzere!
TAMAM